Kibarlık budalasını ilk okuduğumda 17.yy insanları hakkında hiç iç açıcı şeyler düşünmemiştim.Bu zamana kadar kafamda nasıl bir aristokrat kesim kurmuşsam artık o insanların davranışları bana pek bir aşşağı pek bir bayağı gelmişti..hadi ordan haspam diyecekler olsada-ki bende bunları yazarken o lafları kendime söylüorum-benim hayalimdeki aristokratlar her zaman mükemmellerdi.Molierinkiyse ne bilim senin benim gibi insanları o palazzolara koymuşsun gibi..Neyse ama o zamanın gülünçlüğü bir yana erkeklerinin bir konuda başarılı olmaları beni derinden sarstı,mahvetti falan filan..O da malumunuz bahis muhabbeti..
Bahis oyunları o zamanın en moda en popüler şeysi taibki..İnsanlar, herşeylerini ortaya koyacak kadar zengin yada özgüvenli oldukları tartışılır tabi ama günümüz erkeğine göre daha cesur oldukları çok açık.Bu bahis oyunları öyle bir meretmişki asilzadelerden bir kont bir gecede karısından olabiliyormuş..Evet yanlış duymadınız evinden yada arabasından değil basbayağı karısından.Efendime söyliyim o zamanın Fransasında dönemin en büyük zevki milletin karısını kızını elinden almak üstelik bunu alelade yapmak..Mesela bi tane general adı Markus Antonius olsun o zamanın jet sosyetelerine nam salmış gelmiş Fransaya bir baloya çağrılmış haliyle orda da bi tane eski topraklardan Vilette li bir arşidük adı olsun Franz bilmem kaçıncı Ferdinand.. son derece çapkın bu generalimiz gider o kadar bekar kız arasından Ferdinandın karısıyla dans edebilmek içnin bahse girer adamla.Balodaki kızlar hasedinden çatlaya dursun senin benim gibi, o 9 doğurmuş oğlan anası ama hala inat gibi güzelliğinden ödün vermeyen düşes salım salım salınır generalin kollarında.
Tamam şimdi Ferdinandda kansız herifin teki o ayrı mesele ama general ve düşesin yaşadığı aşk-ı memnu durumlarıda içi seni dışı beni yakar.Neyse şimdi size sorsam hangimiz aşkın üzerine bahse girer diye kaç kişiden ses çıkar.?Ama general..ama erkek..diyenler olucaktır ama o şahıslar için blogger ı tanıma bölümü var orayı öneriyorum..ne demiştik vale de oluruz kızda.Bu açıklamadan sonra tekrar soruma dönüyorum.Kim aşkı için bahse girdi bu güne dek.Kim riske attı kendini aşkını vs.
Bu benim demeye o kadar alışmışızdır ki bizim olanı bir başkasının kollarında görmek bizi deli eder.Ama şuda bir gerçektir ki o adam başkasının kollarındayken daha bir kıvamında görünür.Bu nasıl bir çelişkidir?Bir erkeğin senin olmasını seversin ama başkasında beğenirsin..O zaman şöyleki sizlerin huzurunda fikrimi beyan edecek olursaam..0 ken yani ne artı nede eksi yüklüyken herşey daha çekicidir.
1-sorumluluk almazsın:1+0=1 ilişkinin girdisi çıktığı seni bağlamaz
2-adamı çarpılmışa döndürürsün:0.1=0 adam sensiz bir hiçtir deli gibi seni düşünür ama sen çok ta takmazsın
3-kendinden ödün vermezsin:1-0=1 hayatından çıkarken hiç kendini heba etmemişsindir
4-hiç olmamış gibi davranabilirsin: 1:0=belirsiz kafasını karıştırabilir,ancak kanıtsız bırakabilirsin
Şimdi bunlar 0 olma durumunun boş beleş rahatlığı.Ancak işin çok boktan bir durumu varki sen zamanla 1 olmaya yönelik takılmaya başlarsın,ruhun duymaz.Napmışsındır hayal kurmuşsundur.heh dakka bir gol bir.Adamı almışş bir güzel çerceveleyip duvara asmışsındır.Sonra adam hiç öyle olmasada sen onu güzel güzel süslemişsindir.Birde buna kendini inandırmışsındır.İşte sıçma sıvama kısmını geçtiğin bu yolda en sonunda ot dikmesi kalmıştır onuda adam kendi seve seve yapar.
1-Onunla Bağlar Kurarsın ::1+1=2 hayatının her alanına eklersin
2-Ne Kadar Çarparsan Çarp Etki Azalır.:1.1=1 artık senin ona tapınma sıran gelmiştir
3-Kendini Parçalarsın:1-1:0 giderek onsuz eksilirsin kaybetmemek için yırtınırsın
4-Ve Ot Dikme Bölümü:1:1=1 alışkanlık yapmıştır istesende ayrılamazsın
Eweet işte durum böyle sevgili maça budalaları.Siz böyle pembe düşlerle adamlara kendi kendinizi bağlaya durun o adam hayatından çıkar gider haberin olmaz.E peki o zaman aşka inanmayalımmı?salakmıyız tabiki inanıcaz böyle güzel bişeyden niye mahrum kalalım.Ama aşkın güzelliğini yaşamak başka bi adama bel bağlamak başka.Aşkın üzerine bahse girebilin.Onu kaybetmekten korkarak geçirdiğiniz günleri ardınızda bırakın.Ama öyle bir sevinki karşılık beklemeyin.Ben bunu yaparsam o ne yapar diye düşünmeyin.Sevmek sizi değerli yapar karşınızdakini değil.Böylelikle aşkın içinde kaybolabilir acısınıda sevincininde zevkine varabilirsiniz..
1+0=1 felsefesine inanın aşkınız sizden bir şey esirgesin nede ağır yükler altında ezsin..